Özel Projelerimiz
Hayalbaz Tiyatro 2007 yılından bu yana çocuklar için alanında bir çok proje geliştirmiştir. Onlardan bazıları,
Karagöz
Nürnberg'te
MASAL MASAL İÇİNDE...
30 yıl önce Nürnberg Oyuncak Müzesi'nde kurduğu hayalini İstanbul Oyuncak Müzesi'ni kurarak gerçekleştiren Sunay Akın , hayallerini de aşarak esin kaynağı ve Avrupa’nın en önemli oyuncak müzesi olan Nürnberg Oyuncak Müzesi'nde Türkiye Oyuncakları Sergisi’ni açtı !!
Sunay Akın’ın heyecan verici başarısının elbette düş ortakları ve emekçileri de var, onlar İstanbul Oyuncak Müzesi'nin güzel yürekli kadınları. Sevgili Belgin Akın, Aslı Nuhoğlu, Başak Ellibeş, Ilgın Akın ve Lena Ellibeş.
Müzeye yenilikçi fikirleri, genç ve dinamik vizyonlarıyla katkı sağlayan sevgili Ali Ozan Akın ve ekip arkadaşlarını da unutmamak lazım.
Tam 15 yıl önce ilk kez ben de İstanbul Oyuncak Müzesi’nin kapısından içeri girdiğimde çok heyecanlandım ve bu muhteşem mekanda oyun oynama hayaliyle çıktım kapıdan. Çok geçmeden müze benden kuruluşunun 2. Yılında bir oyun koymamı istedi. Böylelikle 23 Nisan 2009 yılında müzede ilk oyunumu oynadım "Karagözün Diş Ağrısı" .
Aradan tam 15 sene geçmiş, bu süre boyunca ekip arkadaşlarımla birlikte heybemizde 25' e yakın tiyatro oyunu ve performans birikti.
Tiyatro salonunu da aşarak müzenin tüm odalarında canlı performans sergiledim. İnteraktif müze gezileri yaparak müzedeki bilgileri çocuklara daha akılda kalıcı ve eğlenceli yollarla anlattım.
Ülkemizde Müze / Tiyatro birlikteliğinin güçlü bir örneğini oluştu.
Bu 15 senelik birliktelik sırasında
Sunay Akın'ın kurucusu olduğu Oyun Müzesi ve Masal Müzesi’ne de oyunlarımızı taşıdık ve seyircilerle buluştuk.
Şimdi sırada yeni bir hayalin gerçekleşmesi var. Oyuncakların başkenti Nürnberg’e de oyunlarımızı taşıyıp Nürnberg Oyuncak Müzesi çatısı altında Türk ve Alman seyircilerle buluştuk. Hayallerin gerçeğe dönüştüğü Cumhuriyet'imizin 100. yılında, Nürnberg Oyuncak Müzesi'ndeki "Türkiye'nin Oyuncakları" sergisi açılışını ilk sevdam olan Karagöz ile yaptık. Üstelik Nürnberg Oyuncak Müzesi'nin de tarihinde sahne alan ilk tiyatro olma mutluluğu yaşadım. Bizi birleştiren düşlere, oyun ve oyuncaklara en çok da çocuklara sonsuz teşekkürler! Elbette teşekkürler Sunay Akın ve Prof. Dr. Karin Falkenberg
Masal Fabrikası
"Kurmalı Oyuncak"
Almanya’nın en büyük sanat ve kültür gecesi 5 mayısta şehrin mavi renkli kıyafetini giydiği akşam ışık şovları eşliğinde karnaval havasında bir sanat yarışmasıyla başladı ve
6 mayıs gecesi tüm kültür / sanat alanları , müzeler,parklar her yaşta insanın dahil olduğu ve çocukların da geceye kadar (uyuyanları saymazsak) dışarıda olacağı, kapı kapı dolaşıp sanata doyacakları bir gece yaşandı.
Dıe Blaue Nacht (Mavi Gece) için Nürnberg Oyuncak Müzesi’nde İstanbul Oyuncak Müzesi’nin “Türkiye Oyuncakları” sergi alanında her yaş çocuğun keyif alacakları , oyun, oyuncak ve yaratıcı bedenlerinin farkına varacakları interaktif bir performans olan Masal Fabrikası "Kurmalı Oyuncak" sanat severler ile buluştuk
Aufzieh-Spielzeug "Märchenfabrik" Performansı gece süresince farklı aralıklarla 6 kez tekrarla “Türkiye Oyuncakları” sergisi alanında başlatıp müzenin farklı yerlerine doğru idağıldı. Bu interaktif performasa katılım oldukça yüksekti., çocuklar Anne Babaları dahil olmak üzere farklı yetişkinlerle birlikte oyun kura bilmenin keyfini yaşadılar. bu proje Hayalbaz tiyatronun "Mekan Tiyatrosu" tarzına uygun bir biçimde gerçekleşti. Projemize katkıda bulunan Nürnberg Oyuncak Müzesi Sorumlusu sevgili
Prof. Dr. Karin Falkenberg ve çeviri ve yönlendirmede sevgili Tuğba ve Cihan' teşekkür ederiz.
Türkiye'de bir ilk
çocuklar için Mekan Tiyatrosu
Hayalbaz Tiyatro Türkiye'de. bir ilki imza atarak çocuklar için "mekan tiyatrosu" gerçekleştirdi.
2007 den bu yana sahne dışında farklı mekanlarda oyunlar koyan hayalbaz tiyatro ödüllü oyunu ile Kozyatağında Balkon sefası adlı bir kahvecide yaklaşık 17 kez Bremen Mızıkacıları Mutfakta adlı kukla oyununu sergiledi. Hikayenin mutfakta geçmesi nedeniyle gerçek bir mutfakta kahve ve kurabiye kokuları arasında oyun izliyor olmak seyircinin oldukça dikkatini çekti.
"Leonardo Da Vinci'ye
Saygı Projesi"
Da Vinci
Bana Dedi Ki!
“Da Vinci Bana Dedi Ki!” Adlı oyun Leonardo Da Vinci’nin 500. Ölüm yıl dönümünde Ressam Onay Akbaş’ın "Da Vinci'ye Saygı Projesi" kapsamında yazılıp sahneye konmuştur bir projedir.
Alanında uzman bir çok sanatçının bir araya getirilerek, Da Vinci'nin yaşamının son dönemlerini geçirdiği evine gidilerek, sanatçının yaşamı, felsefesi ve yaşadığı evden ilhamla eserlerini üretti. üretilen eserler ;resim, heykel, şiir, yazı, müzik bestesi ve tiyatro oyunu Türkiye'nin bir çok şehrinde sanat severlerle buluştu. o eserlerin arasında "Da Vinci Bana Dedi Ki!" oyunu vardı.
Da Vinci'ye atfedilen bir çocuk oyunu olmasının en önemli nedeni bu eserin diğer eserler gibi bir resim sergisinde çocuklar ile buluşmasıdır. gösteri serginin bulunduğu alanda mekan tiyatrosu konseptinde sergilenmiştir.
Ressam Memo yeni bir resim çizmek için atölyesine geldiğinde en sevdiği resim fırçasının ortalıkta olmadığını fark eder ve fırçanın peşine düşer, meğer fırça ilk kez kaybolmuyordur. Fırça bu kez kaybolan su’ yun peşine düşmüştür, ip uçları onu koca ağıza götürür, uzun bir yoldan sonra koca ağının şatosuna ulaşılır….
Obje kuklaların ve canlı müziğin eşlik ettiği fantastik bir yolculuk, bu yolculuk çocuklara Da Vinci’ nin sırlarını aralayıp onlara ilham kaynağı olacaktır.
Bilge Tamirci Memo
Bilge Tamirci Memo, yine mekana özgü tasarlanmış bir tiyatral gösteridir. İstanbul Oyuncak Müzesi içerisindeki oyuncakları bir hikaye içerisinde katılımcılara anlatan Tamirci Memo doğacı ve geri dönüşüm temalı bir dünya seyehati gerçekleştirmektedir. LASDER (Lastik Sanayicileri Derneği) taradından İstanbul Oyuncak Müzesi'nde gerçekleşen bu yolculuk tam 5 sene boyunca binlerce kez çocuklarla buluştu.
Çatıdaki Ses
Bu bir paragraf. Bu metni değiştirmek veya düzenlemek için tıklayın. Çok kolay.